Geziler
-
Ayvalık, Cunda, Şeytan Sofrası, Sarımsaklı Plajı
Ayvalık bölgesini birlikte keşfedelim...
Ayvalık, özel plajları, korunmuş evleri ve eşsiz doğasıyla bölgenin en güzel tatil yörelerinin başında geliyor. Cunda Adası’nın taş sokakları, eşsiz lezzetleri ve görülmeye değer yapıları ile öne çıkarken Şeytan Sofrası sönmüş bir volkandan kalan lav birikintilerinden meydana gelmiştir. Burada bulunan bir ayak izinin şeytana ait olduğuna inanılır. Ayvalık gezimizde Şeytan Sofrası’na çıkarak bölgeyi kuşbakışı görecek, Cunda Adası’nın tarihi sokaklarında gezerek yerel lezzetleri tadacak, 7 kilometre uzunluğa sahip Sarımsaklı plajının altın kumlarında güneşlenecek ve tekneyle yapacağımız adalar turunda saklı koyları keşfedeceğiz.
-
Kazdağları Milli Parkı Sarıkız tepesi
Kaz Dağları antik çağlarda İda dağı olarak bilinen ve Truva savaşının çıkmasına sebep olan“Paris”in Yargısı” mitinin doğduğu yerdir. 32 farklı endemik bitki türüne ev sahipliği yapan dağ temiz havası ve Sarıkız mevkiinde bulunan kaz avluları (ender görülen 1 kilometre çapında dairesel taş yığınları) ile öne çıkar. Edremit Körfezi’ne 1726 metre yükseklikten kuş bakışı Ayvalık adaları, Ege denizinin irili ufaklı adalarının seyri için ziyaret edilmesi gereken güzelliklerden biridir.
-
Kazdağları Sarıkız Güzergâhı Köyler ve Şelaleler
Köyler ve Şelalelerde dopdolu bir gün sizi bekliyor...
Kazdağları sarıkız güzergâhında köy ve şelaleleri ile iç içe Zeytinli Köyü, Hasanboğuldu, Sütüven Şelalesi Kızılkeçili Köyü anıt çınar ağacı, Tahtakuşlar Köyü ve Güre Sarıkız Kazdağı Etnografya Müzelerinin yanısıra Antandros Antik Kenti, Adatepe Köyü, Zeus Altarı, Yeşilyurt Köyü, Mıhlı Çayı ve Başdeğirmen köprüsünü görebilirsiniz. Kaz dağlarının eteklerinde dünyanın ilk güzellik yarışmasının düzenlendiği 2.750 yıllık antik bir kent olan Antandros ve Zeus Altarı ile tarihin derinliklerine bir yolculuk yaparken Kaz dağlarının tüm doğal güzelliklerini de deneyimleme imkanı bulacaksınız.
-
Kazdağları Şahinderesi Kanyonu Jeep Safari
Şahinderesi Kanyonunda maceraya var mısın?
Kazdağlarından aldığı bol oksijen içeren havayı tüm Altınova’ya dağıtan bu özel kanyona giriş özel izne tabidir. İsviçre Alpleri ile birlikte dünyanın en çok oksijen üreten en önemli bölgesi olan Altınoluk’taki Şahinderesi Kanyonu uzun yıllardır macera tutkunlarının gözdesi konumundadır. 27 kilometre uzunluğundaki bu tabiat harikası kanyon yer yer 600 metreyi bulan derinliği ile sizi bekliyor. Şifalı bitkiler, su ve doğal hayat ile çevrili bu kanyonda çok özel bir yolculuk yapacak, Dereçatı’da yer alan gölcüklerde serinleyebilirsiniz..
-
Bergama
Antik dünyanın incisi Bergama’yı keşfedin
Tarif etmesi çok zor, ancak gittiğinizde ve akropole çıktığınızda anlayabileceğiniz bir süre konuşmayı unutturacak inanılmaz bir manzaraya sahip çok özel bir yer Bergama. Dünya tarihinde de önemli bir yere sahip olan kenti birlikte gezecek, eşsiz manzaraya sahip anfi tiyatronun merdivenlerine oturarak manzaranın bizi yüzyıllar öncesine götürmesine izin vereceğiz. Bölgede yapılan kazılarda bulunmuş eserleri Bergama Müzesi’nde görme imkânı bulacak, etnografya müzesinde bölgenin kültür mozaiğine dokunma fırsatı yakalayacaksınız.
-
Antik Truva
Efsanelerin Şehri Truva sizi zamanın ötesine taşıyor!
Kazdağları'nın eteklerinde, Çanakkale'nin büyüleyici doğasında yer alan Truva, 5 bin yılı aşan tarihiyle mitolojinin ve gerçek tarihin iç içe geçtiği bir dünya sunuyor. Homeros'un İlyada Destanı’na konu olan Truva Savaşı'nın izlerini sürebilir, antik surlar arasında geçmişin nefesini hissedebilirsiniz. UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan bu özel şehir, keşfetmeyi seven herkesi eşsiz bir yolculuğa davet ediyor!
-
Çanakkale ve Gelibolu Yarımadası
Tarihin en büyük donanmasına geçit vermeyen Çanakkale Boğazı doğal ve tarihi dokusuyla çok özel bir bölge.
Gezide Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı, Çanakkale Şehitlikleri, Kilidbahir Kaleleri ve Kanuni Kulesi, Eceabat Namazgah Tabyaları ve Savaş Malzemeleri Müzesi’nin yanısıra Seyid Onbaşı, Rumeli Mecidiye Şehitliği ve tabyaları, Havuzlar Şehitliği, Soğanlıdere Şehitliği, Şahindere, Sargıyeri Şehitlikleri, Alçıtepe Son Ok Anıtı, Çanakkale Şehitler Abidesi ve Savaş Rölyefi, Seddülbahir Yahya Çavuş Şehitliği, Alçıtepe Köyü, Çanakkale Destanı Müzesi, 57. Alay Şehitliği, Conkbayırı Bölgesi, Anzak Koyu, Bigalı Köyü Atatürk Evi’ni ziyaret ederek, Kurtuluş Savaşı’mızın yaşandığı tarihi yerleri yakından görebilirsiniz.
-
Assos (Behramkale)
Assos’u birlikte keşfedelim...
Çanakkale’nin Ayvacık ilçesinde, Edremit Körfezi’nin kıyısında yer alan ve M.Ö. 900’lerde kurulmuş olan Assos Antik Kenti çok özel bir akropole sahiptir. Tarih boyunca Yunan, Makedon, Pers dönemlerinde yerleşim merkezi olarak kullanılan kentin doruk noktası akropol bölgesinin en tepesinde yer alan ve Athena’ya adanmış olan tapınaktır. Behramkale köyü ve Assos Antik Kenti’nin gezmeyi bitirdikten sonra sırtımızı bu güzel kente vererek aşağı inecek Kadırga koyunun tertemiz ve berrak sularına kendimizi bırakarak bu özel yerin keyfini çıkaracağız.
-
Bozcaada (Thenedos)
“Tanrı, insanlar uzun ömürlü olsun diye Bozcaada’yı yaratmış” diye yazan Yunan tarihçi Heredot, dar Arnavut kaldırımlarını süsleyen taş evleri, eski kalesi, lezzetli ege yemekleri, yöresel şarapları ve hiç bitmeyen esintisi ile huzur dolu bu kuzey ege adası Çanakkale boğazının hemen çıkışındadır. Bozcaada’nın tarihi sokaklarını gezecek, eşsiz lezzetlerinden tadacak ve tertemiz kumsallarında güneşin ve denizin tadını çıkaracağız.
-
Efes, Meryem Ana ve Şirince Köyü
Efes’in sokaklarında dolaşıyoruz...
İzmir ili Selçuk ilçesi sınırlarında yer alan Efes Antik Kenti İ.Ö. 4000’lere kadar uzanan tarihi boyunca her zaman önemli bir kent olmuştur. Amazon adı ile bilinen kadın savaşçılar tarafından kurulmuş olan kent Antik Dünyanın yedi harikasından biri olan Artemis Tapınağı’nı bünyesinde barındırmaktadır. Efes Antik Kenti’nin sokaklarında dolaşarak atmosferin büyüsüne kendimizi bıraktıktan sonra uzun bir yokuş bizi Meryem Ana’nın evine götürecek. Ağaçların içerisindeki bir yoldan eve doğru yürürken adaklarla dolu bir duvar bizi karşılayacak. Buradan sonra yine çok özel bir atmosfere sahip olan Şirince Köyü’nde yolculuğumuzu noktalayacağız. Dar sokakları ile bizi karşılayacak olan köyün dünyaca ünlü şaraplarının tadına bakabilir ve küçük köy kahvelerinde zaman geçirebilirsiniz.
-
Mitolojik Köyler - Yeşilyurt
Edremit Körfezi'ndeki Küçükkuyu'nun yukarısındaki Kazdağ'ın (İda Dağı) yamaçlarında, göz alıcı bir ana meydanın etrafında kümelenen, ardından ağaçlarla çevrili Arnavut kaldırımlı sokaklardan aşağı inen ve manzaraya doğru yokuş yukarı çıkan Yeşilyurt, kesinlikle Türkiye'nin en güzel köylerinden biridir.
Yeşilyurt Köyünde Baucis ve Philemon Efsanesi
Baucis ve Philemon yaşlı bir çiftti. Fazla bir şeyleri yoktu ama birbirlerini çok seviyorlardı. Bir gün iki gezgin 'kulübelerine ve yoksulluk'larına (casa paupertatemque) geldiler. Misafirlerin aslında Jüpiter ve Merkür'ün ölümlü (mortali) formları olduklarını bilmiyorlardı, ama Baucis ve Philemon çok kibar ve dindar (pia) oldukları için çift, yolcuları içeri davet ettiler. Jüpiter ve Merkür'ün bu yürüyen (petentes) formları zaten bin evden (mille domos) çevrilmişti. Ancak Baucis ve Philemon, ellerinde fazla bir şey olmamasına rağmen, yabancılar için ellerinden gelenin en iyisini (parabant) hazırlamaya başladılar. Misafirperverlik Romalılar için çok önemliydi, bu yüzden nezaketlerine karşılık Jüpiter onlara en çok istediklerini verdi: aynı anda ölmek. Yaşlı adam ve kadını (senex et femina) birlikte yaşayıp ölmeleri için aynı gövdeden büyüyen iki ağaca dönüştürdü.
-
Mitolojik Köyler - Adatepe
Küçükkuyu'ya 3 km uzaklıktaki küçük Adatepe, İda (Kazdağ) yamacındaki bal rengi taş evlerden oluşan şirin bir köydür. Eteklerinde, kısa ve kolay yürünebilen bir yol, Alman arkeolog Heinrich Schliemann tarafından Gargaros olarak tanımlanan Zeus Sunağı adlı bir kayaya çıkar.
Adatepe Köyü'nde Refika'nın Öyküsü
Adatepe Köyünde 19 yüzyıl sonu ve 20.yüzyıl başında 'Refika' takma adıyla bir Rum güzeli yaşarmış. Köyün Rum ve Türk cemaati arasında çok sevilen Refika hem güzel hem de çok neş'eli bir kızmış. Düğünlerde şarkılar söyler, çok da güzel dans edermiş. Refika'nın güzelliği ve iyilikseverliği Adatepe köyünün yanı sıra çevre köylerde de dillere destan olmuş. Özellikle zeytin zamanı Refika'nın çalıştığı tarlalarda köylüler hem zeytin toplar hem de Refika'nın şarkılarını dinlermiş. Düğünlerde mutlaka Refika başmisafir olarak çağrılır ve kendisine şarkı söyletilip, dans ettirilirmiş. Birinci Dünya savaşına kadar iki cemaat Adatepe köyünde barış içinde birlikte yaşarmış. Ancak Savaş Tüm Anadolu'da olduğu gibi Adatepe köyüne de felaketler getirmiş. Savaşla birlikte Köyün Rum ve Türk cemaatleri arasında önceleri soğukluk daha sonra karşılıklı çatışmalar baş göstermiş. Tüm bu kargaşaya rağmen Refika yine de Türkler arasında sevilmeye devam etmiş ancak ne var ki savaş sonunda Türk ve Yunan hükümetleri arasındaki anlaşma sonucunda Refika da diğer Rumlarla birlikte köyü terk edip, Yunanistan'a yerleşmek zorunda kalmış.
Refika'nın köyden ayrılışı Türkler arasında büyük bir üzüntüye yol açmış. O gittikten sonra bile onun adına türküler yakılmış ve her fırsatta, özellikle düğünlerde onun türküsü okunup, onun adına danslar edilirmiş. Bu gelenek Adatepe köyünde hala devam etmektedir. -
Ayvalık Cennet Tepesi – Güneşin Ege’yle Buluştuğu Yer
Ayvalık’ta gün batımını izlemek bir ritüelse, bu ritüelin kalbi Cennet Tepesi’dir. Adını boşuna almamıştır… Burada gökyüzü, deniz ve zeytin ağaçları adeta birbirine fısıldaşır. Her akşamüstü gökyüzü pembeye, turuncuya bürünür; Midilli Adası’nın silüeti yavaş yavaş suya düşerken zaman yavaşlar, sesler susar.
Eski zamanlarda âşıklar buraya dilek dilemeye çıkarmış. Günümüz gezginleri ise sadece bir manzara değil, içsel bir huzur için tırmanır bu tepeye. Ayvalık’ın labirent sokaklarında kaybolduktan sonra, kendini yukarıda bulmak, özgürlüğün tanımı gibi...
Bir termos çay ya da bir kadeh şarapla bu tepede oturmak, Ege’nin ruhunu en saf haliyle hissettirir insana. Burada sadece fotoğraf değil, anı biriktirilir.
-
Dikili ve Bademli Koyu’nu Keşfedin!
Ege’nin saklı cennetlerinden biri olan Dikili, tertemiz plajları, tarihi dokusu ve doğal güzellikleriyle ünlüdür. Dikili’de doğa yürüyüşleri yapabilir, şifalı kaplıcalarında rahatlayabilir ve yerel lezzetlerin tadını çıkarabilirsiniz.
Dikili’ye sadece birkaç kilometre mesafede yer alan Bademli Koyu ise, kristal berraklığındaki denizi ve huzur dolu atmosferiyle tam bir tatil cenneti. Burada sakin bir deniz keyfi yapabilir, doğanın içinde dingin anlar yaşayabilirsiniz.
Siz de Altınova’daki konaklamanız sırasında bu eşsiz rotaları keşfederek unutulmaz bir Ege deneyimi yaşayabilirsiniz!